1.İlk aşk ve ilk seks
1.İlk aşk ve ilk seksUzunca zaman önce, 13 – 14’lü yaşlarda daha ortaokula gidiyordum, o ise lisede okuyordu. İstanbul Ataköy’de oturduğumuz sitede ailece görüştüğümüz bir ailenin çocuğuydu Emre. Masmavi gözleri ile benden daha erkeksi ve benden 2 yaş daha büyüktü, ben beyaz tenli hafif tombuldum Emre ise esmer, uzun boylu bir çocuktu. O yıllar ailelerimiz bir araya geldiği her seferde anne, babalarımızın oturduğu odalarından farklı diğer odalarda oyunlar oynar, türlü yaramazlıklar yapardık. Yaramazlık dediğim şeyler: Babalarımız ve annelerimizden gizlediğimiz porno içerikli dergiler ve porno filmlerimiz. Bu porno filmleri ve dergileri kendi aramızda değiş tokuş eder, fırsat buldukça da birlikte seyrederdik ki: O dönem video CDler yeni çıktığı zamanlardı.Tabi bir süre sonra porno dergilerdeki yaşanmış hikâyeleri sırayla birbirimize okumaya başladık. Bu sayede çok heyecanlanıyor, zevki doruk noktalarda yaşıyorduk. Hemen ardından birbirimizin kalp atışlarını dinliyorduk. O yaşlarda annelerimize yakalanmak korkusu ile uyarılmanın vermiş olduğu zevkin yoğunluğunu çoğunuz hatırlayacaksınız. Anlatmak epeyce güç, e tabi yasaklar tatlıdır. İç çamaşırlarımız sırılsıklam ıslak, kalplerimiz hızlı ritimlerle atarken ikimizin de kafasındaki düşüncelerin aynı olduğunu anlamamız çokta uzun sürmedi. Bu ‘’BİRBİRİMİZE DOKUNMAK’’ ve sonrasında belki çok daha fazlasıydı.Bir gün sabah erken bir saatte uyandığımda Emre’nin annesinin sesini duydum. Annesi Birsen abla yine bize gelmişti ve bu büyük bir fırsattı annesi bizdeyken bizde baş başa evlerinde porno filmler izleyebilirdik. Zaten o dönem okul yaz tatilindeydi ve biz haylazlık peşindeydik. Annesi Birsen ablanın yanına gittim ve halini hatırını sordum. Tabi ki o anki tek amacım, Emre ile baş başa kalıp porno izlemek. Birsen abla bana;—Annenle birlikte kuaför ve alışveriş işlerimiz var. Akşama biraz gecikiriz, Emre evde istersen yanına git hem oda yalnız kalmasın ama evi lütfen dağıtmayın dedi. Ben bunu duyar da hiç bekler miyim, hızlı bir şekilde hazırlandım Emre’nin evinin yolunu tuttum. Aynı site içerisinde iki blok yanımızda oturuyorlardı. Asansörden heyecanla inip kapısının zilini çaldım. Kapıyı açtı ve bana gülerek;—Nerede kaldın be olum, sana bir sürpriz hazırladım dedi.Ardından annesinin yatak odasında çekmecede sakladığı bir şey bulduğunu söylerken elimden tutup beni yatak odasına götürdü.Annesine ait olan çekmecedeki iç çamaşırları, gecelikleri ve çorapları yatağın üzerine çıkarttı. Çekmecedeki çamaşırların en altına gizlenmiş kocaman bir dildo ve bir kutu prezervatifi gördüğümde gözlerim yerinden çıkacak gibi olmuştu. Dün gibi hatırlarım iki taraflı kullanılabilen, ortalama 40cm uzunluğunda, jel yapılı pembe bir oyuncaktı bu. Yüzüme şaşkınca bakarak;—Sen bunun ne olduğunu biliyor musun diye sordu. Şaşırmıştım tabii ki de birlikte izlediğimiz filmlerden ve dergilerdeki resimlerden bu konuda tecrübemiz vardı. Gülerek;—Ya olum bu yapay sik dediğimde, eliyle başımı itekleyip;—Onu biliyoruz olum ya ama annem bunu neden kullansın ki? Diye şaşkın bir tepki verdi. Bu şaşkınlığımız kısa sürede oyuna dönüştü. Esnek yapılı, iki başlı, pembe penisi orama burama vuruyor, annesinin yatak odasında beni kovalıyordu. Terlemiş nefes nefese kalmıştık. Büyük yatağın üzerinde oynamaya devam ederken, mavi şortunun üzerinden büyüdüğü çok belirgin olan aleti, arada bir ağzıma yüzüme denk geliyordu. O an çok farklı bir his yaşamıştım. Yüzümde ve dudaklarımda hissettiğim şey, tam olarak aletin sıcaklığı, sertliği ve yıllardır hâlâ unutamadığım o çekici koku.Çok fazla tahrik olmuştum ve devamında neler olabileceğini kafamda canlandırıyordum. Daha fazlasını istiyor, titriyor, ancak ona nasıl söyleyeceğimi de bilmiyor utanıyordum. Tam o sırada bana:—Sana bir teklifim olacak, çok düşündüm ve anlatmaya karar verdim dedi.—Emrecim söyle bakalım nedir o teklif? Diye sordum.—Biz seninle bir sürü gizli şeyler yapıyoruz. Ben sana çok güveniyorum sende bana, ne dersin benimle daha büyük sırlar tutmaya var mısın dedi?—Demek istediğini tam olarak anlamadım, nasıl yani daha büyük sır? Diye sordum. Açık sözlüydü Emre o yüzden tahminde ediyordum ve istiyordum.—Ya işte birbirimizi boşaltalım çok zevkli olacak, hiç kimseye de söylemeyiz sır olarak saklarız. Eğer bunu kabul edersen sana çok güzel bir sürprizimde olacak dedi.—Sürpriz mi, ne sürprizi diye sordum.—Hadi ama yapalım işte annemin gelmesi de uzun sürecek dedi.—Önce açık film izleyelim Tuzla travesti sonra bakarız dedim, oda bana:—İyi bakalım dedi.Utanmıştım ama çokta istiyordum. Yatak odasında annesinin gardırobundan çıkarttığı çok sayıda porno filmi yanına aldı ve bana -Bu filmleri nereden buluyorum sandın hepsi babamın dedi. Bir şaşkınlık daha yaşamıştım, çünkü ben porno filmleri kuzenimden alıyordum. Emre’nin annesi Birsen abla, ateşli, seksi bir kadındı, babası da taksi şoförlüğü yapıyordu ve değişik fanteziler arıyor olmaları gayet normaldi. Filmleri alıp salona geçerken Emre evin kapısını kilitledi ve bana gülümseyerek göz kırptı. Annesi ya da babası aniden gelebilirdi ve yakalanma riskini almak ahmaklık olurdu. Emre porno filmi başlattı, tüm perdeleri çekti ve çekyatta yan yana oturduk. İzlediğimiz film biseksüel türden bir filmdi, tabii o zamanlar ben nereden bile bilirdim ki biseksüel nedir. İlk kez izliyordum ve cinsellik ile ilgili tercihimde ne istediğimi anlamama çok yardımcı olmuştu. Filmde iki erkek, bir kız vardı ve sevişiyorlardı. Her şey tam buraya kadar normalken adam diğer adamın sikini ağzına alarak emmeye başladı. Şaşkınlık içinde bakakaldım, ilk kez böyle bir şey görüyordum. O anda Emre’ye baktım, şortunun içine elini sokmuş aleti ile oynarken bana:-Ben sana dedim, bunu biliyor muydun, gördün mü hiç? Gel yapalım işte, utanmana gerek yok, biz arkadaşız olum ya çok zevkli olacak, hadi ama kimse bilmeyecek dedi.Bunu söylediğinde utançtan yanaklarım kıpkırmızı olmuş her yerim titriyordu. Onun bana ettiği teklifin çok daha fazlasını istiyor olmamın verdiği cesarete tutunarak biranda ellerimi Emre’nin kabarmış şortunun üzerinde gezdirmeye başladım. Artık titremelerim çok daha belirgin, nefes alıp verişlerim ise daha hızlıydı. Yaşına göre çok profesyoneldi ve karşı koyulamayacak türden rahatlatıcı telkinleri vardı.—Hah işte be olum bak bu kadar basit, hadi onu ağzına al dedi. Emre’nin sikini azıma almak için yanıp tutuşsam da, bir yolunu bulup kendimi naza çekiyordum.—Olmaz ama Emre sende bana yapacaksın dedim.—Konuştuğumuz gibi işte önce sen yala, sonrasında ben yalayacağım. Daha sonrada hediyeni alacaksın diyerek elleriyle boynumdan tuttu ve kendine doğru çekti. Mavi gözlerinin içine bakarak ona şöyle dedim;—Bak Emreciğim, sen ne dersen yapacağım ama tek bir şartım olacak, bana hiç karışmayacaksın ve bakmayacaksın. Gülümseyerek ve ukala bir tavırla;—Zaten sende bana bakama, bende utanırım söz sen yalarken bakmayacağım, dedi ve oturduğumuz çekyatı açarak sırt üstü uzandı. Şortunu benim çıkartmamı istedi. Emre’nin mavi şortunu yavaşça aşağıya doğru sıyırırken bir anda siki dışarıya fırladı. Bu kadar büyük bir sik ilk kez görüyordum. Benimkinden çok daha kalın ve uzundu, tıpkı filmlerdeki gibi iri bir siki vardı. Şortunu komple çıkarttıktan sonra bacaklarını iki yana açtım, bacaklarının arasına girdim ve kocaman aletini elimle kavradım. Gülüyordu belli ki oda utanıyordu, elimle Emre’nin büyük aletini sıvazlarken başım kontrolüm dışında aletine yaklaşıyordu. Bir ara Emre’ye baktığımda beni izlediğini fark ettim, bakarsa bırakacağımı, vazgeçeceğimi söyledim. Tabi ki bu söylediğim büyük bir yalandı, zaten hayatımın en heyecanlı ve en mutlu dakikalarıydı. Bu noktadan sonra bırakmam da zaten imkânsızdı, artık her şey kendiliğinden gelişiyordu. Az önce çıkarttığım şortunu yüzüne fırlattım, oda şortunu başına geçirdi.—Bak artık hiçbir şey görmüyorum, rahat ol ve boşalt beni sevgilim dedi. Kendimi o an çok kadınsı hissetmeye başlamıştım. Aslında istemsiz olarak ona küçük cilveler yapıyordum ve bu beni mutlu ediyordu. Az önce sıvazladığım sikini sımsıkı kavradım, başı çok kalındı. Dilimi aletinin başında gezdirdim, çok muhteşem ve kaygan bir histi bu. Ağzım git gide sulanıyordu, aletinden akan salyalarım elime, oradan da Emre’nin taşaklarına doğru akıyordu. Taşaklarından akan sıvıları da emiyordum, ilk kez yapıyor olmama rağmen büyük bir ustalıkla hiçbir damlayı ziyan etmiyordum, tıpkı izlediğimiz filmlerdeki gibi.—Ohh çok güzel, mmm harikasın, devam et sevgilim diye inlerken, ellerini saçlarımda gezdiriyor, arada birde başımı sikine bastırarak köküne kadar azıma girmesini sağlıyordu. Çok hoşuma gidiyordu, tarifi imkânsız bir kalp çarpıntısı ve yaşanılası zor bir mutluluktu bu.(Şu anda bile sizlere bunları yazarken, tekrar yaşıyormuş gibi ereksiyonlar yaşıyorum.) Artık aletini boğazıma kadar sokarken ilk anki kadar zorlanmıyordum, (Bu Tuzla travestileri tecrübem sayesinde, derin gırtlak denilen şeyin değerini en iyi bilenlerdenim.)İnlemeler ve anlaşılmayan fısıltılar eşliğinde köküne kadar ağzıma aldığım aletten ara sıra hafif tuzlu zevk suları geliyordu. Bu kaygan ve beni delirten sıvıyı ağzımda gezdiriyor, sonra alete tükürerek tekrardan içime çekiyordum. Bunu her tekrar edişimde Emre’nin siki daha kaygan bir hal alıyor ve beni daha çok tahrik ediyordu. Üzerimdeki korku ve utangaçlık çoktan yerini cesarete ve sınır tanımazlığa bırakmıştı. Benim aletimde aldığım zevkten kocaman olmuş, zevk sularım kilodumu çoktan aşıp şortumun önünü ıslatmıştı. Emre aniden başımdan tuttu, yavaşça aletini gırtlağımdan çıkarttı, doğruldu ve bir süre dudaklarımdan öptü. Dilimi, dudaklarımı emiyor ağzımın içine salyalarını tükürüp, tekrar emiyordu. Aldığımız zevkten ikimizde sarhoş gibiydik, her yerimiz sırılsıklamdı. O anda televizyondaki biseksüel pornoya gözümüz takıldı. Adam diğer genç adamı sikerken, sikilen genç kızın ağzına boşaldı ve ardından diğer adamda hızla gencin içinden çıkartıp, aynı kızın azına boşaldı. Sonrasında birbirlerini öpüyor ve spermleri ağızdan ağza paylaşıp yutuyorlardı. Zaten çok azmıştım ve kendimde değildim—Hadi canım neden durduk ki devam edelim derken Emre’yi tekrar kanepeye yatırmak istedim. Emre bana engel oldu ve—Biraz dinlenelim daha vaktimiz çok, acele etmeyelim, eğer seni durdurmasaydım filmdeki gibi ağzına boşalacaktım dedi. Zaten o anda benim en çok istediğim şeydi bu, içimde veya ağzımda patlamasını çok istiyordum. Titrek ve kısık bir ses tonu ile ona;–Hadi ama istiyorum, filmdeki tüm sahneleri yapalım, dedim ve tekrardan Emre’nin ıslak dudaklarına yapıştım. Bir süre birimizin dudaklarını, dilini ısırıp, emdik. Öpüşürken arada bir gözlerinin içine bakıyordum, gözleri çok güzeldi. Sitedeki en yakışıklı ve en seksi arkadaşım artık sevgilimdi.–Aşkım aklıma bir fikir geldi, bir dakika bekle beni, diyerek yanımdan ayrıldı. İki ya da üç dakika kadar gelemedi, tam içeriye yanına gidecekken, az önce yatak odasında oynadığımız pembe dildo elinde yanıma geldi. Niyetini anlamıştım ama ben onun sikini emmek, içime almak istiyordum. Azmıştım ve artık hiç utanmıyordum. Deminki tempomuzu bozmasının nedenini de aslında çok sonra anlayacaktım.–O yapay siki boş ver aşkım, gel hadi az önce yaptığımız gibi devam edelim. Eğer istersen ağzıma da boşalabilirsin dedim.—Tamam canım birlikte hepsini yapacağız. Acele etme şimdi sıra bende, sana sürprizim var demiştim, şimdi sen pencereden dışarı sarkıp sitenin giriş kısmına bakacaksın, annemi ya da anneni görürsen haber vereceksin. Ben de perdenin arkasında seni mutlu edeceğim. Yani seni pencerede sikmek istiyorum dedi. Çok mantıklı ve güzel bir fikirdi böylelikle riski en aza indirgemiş olacaktık. Bunun olmasını her şeyden çok istiyordum neredeyse sik beni aşkım diye yalvaracaktım, tahammülüm kalmamıştı.Söylediği pozisyonu çoktan almıştım, Perdenin altından geçerek evin açık olan penceresinden sarkmış içeriye doğru domalmıştım. Henüz çıkartmadığım şortumun üzerinden aletini kalçalarımın arasına bastırarak, seni uçuracağım aşkım diye fısıldıyordu.O yaşlarda vücudumda tüy bile yoktu, oysaki benden sadece iki yaş büyük olan Emre’nin vücudunda belirgin sayılabilecek kılları vardı. Süt beyazı pürüzsüz ten yapım, yuvarlak kadınsı kalçalarım ve ince belli bir fizik yapım vardı. Hatta o zamanlar birçok kez banyomuzdaki aynada kendime bakarak tahrik olduğumu hatırlarım.Artık kendimi tümden ona bırakmış ve kalçalarımı ona sunmuştum. Evin içerisine baktığımda ben bile hiçbir şey göremiyordum. Belimden geçen ipeksi, beyaz perde sanki seksi bir gecelik gibi üzerimi sarmıştı ve onun okşamalarını hissediyordum. Arkamdaydı, ya elindeki oyuncağı ya da kendi aletini minik deliğime sokacak diye merak ve heyecanla bekliyordum. Şortumu ve kilodumu aynı anda usulca ayaklarımın üzerine kadar indirdi, kalçalarıma birkaç kere şaplak attı aşkım götün çok güzel, kızlardan bile daha güzelsin diye iltifatlar ediyor, o iltifat ettikçe ben daha da deliriyordum. Onun bu iltifatları ve yaptığı her hareketi beni çok etkiliyor, sanki ona git gide daha çok âşık oluyordum. Korkak ve isterik bir şekilde içeriye doğru dönüp;—Aşkım hadi yavaşça içime gir, sok artık diye seslendim. Tam o sırada ılık nefesini kalçalarımın arasında hissettim. Şaşkındım ve ağzım açık dona kalmış bir Travesti tuzla şekilde boş gözler ile dışarıyı seyir ediyordum. Deliğimin içerisinde dilinin kıvraklığı sikimi harekete geçirdi. Tanrım böyle bir zevk olamazdı, yaptığı her hareketi ile ona olan hayranlığım daha da artıyor, aşkı ve zevki iliklerimde yaşıyordum. Sevgilim harikasın diye kısık inlemelerle dışarıya bakmaya devam ediyordum. Bu işlerde çok profesyonelmiş gibi bir tavırla;—Kendini bırak bana sevgilim, daha sana hazırladığım sürprizi unutma dedi. İk**e bir hatırlattığı şu sürpriz ne olabilirdi ki? Bana daha fazla mutluluk yaşatabilecek ne kalmıştı? Zaten uçuyordum içime aletini sokmak ve içimde patlamak olabilir miydi bu sürpriz? Buna da oldukça hazırdım ama onu incitmemek ve sürprizini bozmamak için kafamdaki bu soruları gündeme getirmiyordum. Deliğimin üzerinde Buz gibi soğuk bir şey hissettim. Annesine ait olan kalın dildoyu içime sokacak diye heyecanlanıp, aniden ve istemsizce camdan içeriye girdim. Elinde krem tüpünün ucunu deliğime yaslamış içime bir miktar krem sıkmıştı.—O nedir diye sorduğumda.—Aşkım daha kaygan olsun diye sürüyorum, bir arkadaşım vermişti bu bir seks kremi. Daha zevkli oluyormuş bu kremle hem canında acımaz bu kremle, lütfen sen pencereden içeriye girme, diyerek beni tekrar uyarıp pencereye çevirdi. Az önce yalayıp ıslattığı deliğimin içine sıktığı soğuk kremler, götümden akıyor ve beni çok tahrik ediyordu. İçimden çıkan tükürükle karışık krem bacaklarımdan aşağı sızıyordu. Uzanıp akan kremleri tekrar deliğimin üzerine getirdim ve elime bulaşan kremleri de Emre’nin sikine sürdüm, artık hazırdık.—Sen hep camdan bak, izlemek yoktu hani öyle konuşmuştuk. Bende senin gibi utanıyorum, içeriye bakarsan bir daha senle konuşmam, Hem annemler eve gelirse hapı yutarız dedi.Heyecanlı kalp atışlarım ve titremelerin eşliğinde tekrar camdan sarktım, eline aldığı aletini, götümün arasına, deliğimin üstüne sürtüyordu, hızla büyüdüğünü hissedebiliyordum. Aletin kalınlığını ve sertliğini daracık kaygan olan deliğimin üzerinde, kalçalarımın arasında hissediyordum. Sikini küçük deliğimden içeri sokmaya çalışırken devamlı olarak götümü tokatlıyor, kendini sıkma serbest bırak diye tembih ediyordu. Attığı şaplakların acısı deliğimdeki zevk veren acıyı bastırıyordu. Deliğimdeki her zonklama, taş gibi olmuş aletinin içime ne kadar girdiğini fark etmeme neden oluyordu. Artık Emre’nin kalın aletinin içime giriş çıkışlarını hissetmeye başlamıştım. Bazen dibine kadar köklediğinde deliğimdeki zevk dolu basınç beynime vuruyor, taşakları bana çarptıkça çıkan ses camdan dışarıya kadar geliyordu. İçime girip çıkışı artık aynı tempoda değildi, daha hızlı köklüyor, o kökledikçe pencerede istem dışı hareketler yapıyor, gülüyordum. İçeriye girmem gerekiyordu ama birilerinin dikkatini çekeceğimiz korkusu olsa da, yakaladığımız ritmi ve zevk girdabını bozmamak için sabır ediyordum. Aldığım zevkle sikim taş gibi büyümüştü ve ucundan akan sıvılara dokunuyor, kendime ufak dokunuşlarla mastürbasyon yapıyordum. Tam bu sırada aletini köküne kadar götüme sokarak bir süre hareketsiz kaldı, titriyordu. Kalın ve tuhaf bir ses çıkartıp inlediğini duydum, içimde seyrimeler ve arka arkaya üç, dört kez basınç hissettim. İçime boşalmıştı, aldığım zevkin sarhoşluğundan istemsiz olarak gözlerim kayıyordu. Aletini içimden yavaşça çıkarttı ve son bir şaplak attı, dışarıya gülümsüyor götümü sağa sola sallıyordum. Bacaklarımın arasındaki kayganlığı hissettikçe, kendimi küçük bir fahişe gibi hissediyordum. Bacaklarımdan akan spermlerin kayganlığını hissediyorken, içeriden ne olduğunu anlayamadığım fısıltılar duyuyordum ama film açıktı ve ondan geliyordur deyip geçiştirdim.—Harikasın canım diye seslendim ve içeriye girecekken.—Bekle aşkım bitmedi daha dedi ve belimden kavrayarak tekrar içme girdi.—Aşkım götünün içi sıcacıkmış derken halen taş gibi olan aleti tekrar içimde gidip gelmeye başlamıştı bile.Çok garip hissetmiştim, ben o zamanlar mastürbasyon yaptığımda sikim bir süre küçülürdü. Şikâyetçide değildim sadece şaşkındım, ona zaten doyamamıştım. Bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi, ona olan hayranlığımı arttırmıştı ama bu pozisyon beni epey yormuştu. Deliğimden akan spermlerin ıslattığı titreyen bacaklarım artık bedenimi zor tartıyordu. İçeriye girip ona katılmak ona dokunmak ve daha farklı pozisyonlarda doyasıya sevişmek daha da ilerilere gitmek, bu defa filmdeki gibi onu ağzımda patlatmak, spermlerini yutmak istiyordum. İçimde çılgınca gidip gelirken, ona seslendim:—Bu şekilde çok yoruldum bebeğim içeriye geleyim, göreceksin bak daha zevkli olacak. Çekyatta yapalım derken, içeriye dönerek üzerimdeki perdeyi araladığımda gördüğüm manzara beni şoka sokmuştu evde yalnız değildik…